‘Spor psikolojisi mi? O da ne? Türkiye’de öyle bir alan mı var? Psikoloji gerçekten performansı etkiliyor mu?
Spor kulüpleri buna önem veriyor mu? Sporcular bunun öneminin gerçekten bilincinde mi?’ gibi pek çok soru ile karşılaşıyorum. Bu sorular yalnızca spor ile alakası olmayan insanlar tarafından değil spor alanında bulunan ve çalışan (antrenörler, spor yöneticileri, kondisyonerler, sporcular vb.) kişilerden de gelebiliyor.Spor psikolojisi dünyada çoktan yerini sağlam bir temele oturtmuş durumda. Türkiye’de ise işler biraz daha ağır adımlarla ilerliyor. Fakat her ne kadarhala kafalarda soru işareti oluşturan bir alan olsa da, spor psikoloji son seneler içerisinde ülkemizde tanınırlık ve önem açısından güzel gelişmeler kaydetmeye başladı.
Psikolojinin pek çok alt alanı bulunuyor. Türkiye’de ise yoğunluklu olarak Klinik Psikoloji alanı biliniyor.Klinik psikoloji herhangi bir problem nedeni ile gelen kişileri anlamak, sorunlarına müdahale etmek, kendi yollarını keşfetmeleri için aracı olma amacına sahiptir. Spor psikolojisi ise çok daha farklı bir alandır. Spor psikolojisindeki amaç sporcularda zihinsel dayanıklılık oluşturmaktır. Zihinsel dayanıklılık yüksek konsantrasyon becerisi, sağlam benlik yapısı, zorluklarla ve baskı ile etkili biçimde başa çıkabilme, esnek yapıda olabilme gibi kavramlarla ilişkilidir. Spor psikologları zihinsel dayanıklılık oluşturmaya çalışırken psikolojik beceri antrenman tekniklerini kullanmaktadır. Bu tekniklere örnek olarak nefes egzersizleri, imgeleme (zihinde canlandırma) ve içsel konuşmalar verilebilir.
Sporcular spor psikolojisi alanından sıklıkla motivasyon eksikliği, konsantrasyon bozukluğu, antrenman ve maç/yarışma performansı arasındaki tutarsızlık, yarışma öncesi yaşanan kaygı gibi problemler olduğunda yararlanmayı düşünmektedir.
Spor psikolojisi performansın önünde bariyer oluşturacak belli problemleri çözmeye ve performansı arttırmaya yardımcı olmasının yanı sıra gelişimi de desteklemektedir. Sporcuların konsantrasyon bozukluğu gibi spesifik bir problemi olmasa da sporcular belirli mental becerilere ve stratejilere sahip değillerse hala kendi maksimumlarını keşfetmemiş olabilirler. Bu noktada spor psikolojisi hem probleme yönelik çalışma konusunda hem de sporcuların maksimumunu keşfetmeleri açısından önemli bir alandır.